Muhammed Abdüsselam (Pakistan-Nobel Ödüllü Fizik Bilgini) (1926- 1996)
1957 yılında Londra Üniversitesi’ndeki İmperal College’e teorik fizik profesörü olarak tayin edildi. Bundan sonra , Abdüsselam , dünya çapında pek çok akademi, çeşitli komisyon, ilmi dernek ve ilmi heyet üyeliklerinde bulundu.Aynı zamanda pek çok ilmi kuruluşun başkanlığına getirildi.1970-1973 arasında Birleşmiş Milletler Üniversitesi’nin Birleşmiş Milletler kurucu kurulu ve vakıf üyesi oldu.1971-1972 ‘de Birleşmiş Milletler İlim ve Teknoloji Komitesi’ne başkanlık etti.
Bugün bir taraftan Londra Üniversitesi İmperial College ‘de teorik fizik profesörlüğünü (1957’den beri) sürdürürken , diğer taraftan da Trieste’deki Milletlerarası Fizik Merkezi’nin direktörlüğünü sürdürmektedir.
Hayatının bütün devreleri milletler arası başarılarla dolu olan Prof. Abdüsselam , ender yetişen İslam alimlerinden birisidir.
Prof. Abdüsselam , 230’dan fazla orijinal çalışma yaptı. Bunlarda bir kısmını , aralarında birçok Türk fizikçilerinin de bulunduğu mesai arkadaşları ve öğrencileri ile hazırladı. Prof.Abdüsselam, bu çalışmalarında, İslamiyet’in ilme verdiği önemi bilen ve bütün ilimlerin kaynağı olduğuna inanan ve keşiflerini ona dayandıran bir Müslüman'dır..
Abdüsselam ve Nobel Ödülü
Prof. Abdüsselam , ilimde
örnek ve takdir edilecek bir çalışma gösterir.Müslümanların her
şeyde olduğu gibi ilimde de öncü olmaları gerektiğini
savunur.Allah’ın sanatını anlama gayreti olarak ifade eder hatta ona
Nobel Armağanı kazandıran teorisini bile , ilahi sanatın bir kısmını
anlayabilme lütfüne bağlar.
Profesör Abdüsselam‘a Nobel Armağanını Kazandıran Buluş
Profesör Abdüsselam‘a Nobel
armağanını kazandıran , zayıf ve elektromagnetik kuvvetlerin
birleşik alan teorisidir.Bu teori , bir yandan öyar simetrisi
prensibine, diğer yandan da simetrilerin kendiliklerinden bozulması
prensibine dayanmaktaydı. Aynı teoriyi Selam-Weinberg teorisi adıyla
tanındı.Tabiatta ilk bakışta mahiyeti itibari ile birbirinden farklı
görünen dört çeşit etkileşme görülmektedir.
Bunlar:
1-Gravitasyon etkileşimleri,
2-Elektromagnetik etkileşmeler(nötronların beta bozunumlarında olduğu gibi),
3-Zayıf etkileşmeler(bunlar atom çekirdeklerinin yapı taşlarını bir arada tutmaktadır).
Teorik fizikçiler 1918’den beri , bu etkileşimlerden en az ikisinin veya hepsinin menşeinin aynı olduğunu ispat etmeye çalıştılar.Bu konuda Çalışmalar yapan Einstein ,bu işe 35 yılını verdiği halde tatminkar ve gözlemlere uygun düşen bir netice elde edememişti.
Einstein’ın gerçekleştiremediği bu teoriyi Profesör Abdüsselam gerçekleştirdi:
İki ayrı tipten etkileşme aynı bir teorik model içerisinde deneylere uygun ve tatminkar bir şekilde izah ve tasvir edilebiliyordu.Zayıf etkileşmeler ile elektromagnetik etkileşmeler aynı bir teorik çatı altında birleştirilebiliyordu. İşte Selam-Weinberg Teorisi’nin özü buydu.Abdüsselam, sadece fizikteki çalışmaları ile değil ,idarecilik ve yöneticiliği ile de örnek gösterilebilecek bir şahsiyettir.
Abdüsselam , yapmış olduğu bu
çalışmalarındaki başarısını İslam’a bağlar ve kainattaki her şeyin
kusursuz olduğunu ve bunun neticesinde Allah’ın varlığını inkar
etmenin mümkün olmadığını söyler. Müslümanları araştırmaya ,
akıllarını iyi bir şekilde kullanmaya çağırır. Bunun için Bütün
Müslümanları , bu gerçekler ışığında ilme gereken önemi vermelerini
ve bugünkü geri kalmış durumlarından kurtulmaları gerektiğini
söyler.
Prof. Abdüsselam , çalışkan olduğu kadar da dindardır.Başarılarında ve
dindar olmasında babasının büyük rolü olduğunu söyler.Onu bu çalışma
şevkini ve aşkını onun aşıladığını söyler.Babasının, dinine çok bağlı
olduğunu , ilme ve ilim adamlarına büyük önem verdiğini ve tutumunun
kendisi için örnek teşkil ettiğini söyler.
İlmi sahada Müslümanların öncü olmaları gerektiğini savunur.Çünkü
batılıların Müslümanları aşağıladıklarını söyler.Bunun için Müslüman
ülkelerin gelirlerinin bir kısmını ilmi çalışmalara ayırmakla, ilmi
çalışmaları desteklemekle önemli ilerlemeler katedileceğini
söyler.
Abdüsselam, Müslüman bilim adamlarının ferdi çalışmaları bırakıp bir birlik oluşturmalarını, bu sayede milletler arası camiada bir güç oluşturacaklarını ve daha güzel çalışmalar yapacaklarını belirtir.Tabii ki , bu başarılarının olabilmesi için de idarecilere büyük görev düştüğünü söyler. Geçmişte büyük başarılar gösteren ilim adamlarının yanında , onları destekleyen , himaye eden idareciler olduğunu söyler.İlmin , insanı imana götürdüğünü, yarım yamalak değil, tam ve gerçek olarak ilim yapan kimsenin inanmadan yapamayacağını belirtir.
Direktörlüğünü yaptığı Teorik
Fizik Merkezi kanalıyla çeşitli ülkelerin özellikle gelişmekte olan
ülkelerin fizikçilerine büyük imkanlar
sağlamaktadır. Bilhassa Türk fizikçilerine özel ilgi ve imkanlar
oldukça geniştir.Türk fizikçiler , yaptıkları 80 civarında orijinal
çalışmayla bu desteğe layık olduklarını göstermişlerdir.
Teorik Fizik Merkezi'nin Kurucusu
Profesör Abdüsselam milletlerarası ilmi kuruluşlarda tesirli bir
organizatör ve idareci olarak da görev yaptı.Bu konudaki en büyük
eseri ve 19 yıl kesintisiz olarak direktörlüğünü yürüttüğü
Trieste’deki Teorik Fizik Merkezi’nin kurulması hususunda
oldu.1960’ta Milletlerarası Atom Enerjisi Ajansı’nın genel
konferansına Pakistan direktörü olarak katıldı.Bu merkezin kurulması
gerektiği fikrini ilk defa ortaya attı.İlgilileri, dört sene boyunca
ikna etmeye çalıştı.1964’te merkezin kurulmasını sağladı.Bu merkez
İtalyan hükümeti ile Milletlerarası Atom Enerjisi Ajansı’nın
patronajı altında kuruldu ve direktörlüğüne Prof. Abdüsselam
getirildi.
Fahri Fen Doktoru
Profesör Abdüsselam , fizik alanında büyük hizmetler yaptı.Bunlar
tek kelime ile üstün ve ödüle layık hizmetlerdi.O fiziği, milletleri
yaklaştırıp kaynaştırmada güçlü bir faktör olarak kullanmasını
bildi. Profesör Abdüsselam, kesintisiz 19 yıldır Trieste
Milletlerarası Teorik Fizik Merkezi direktörlüğünü yürütüyor. Merkez
kanalı ile çeşitli ülkelerin, bilhassa gelişmekte olan ülkelerin
fizikçilerine geniş imkanlar sağlıyor.
Türk fizikçilerine yaptığı yardımlardan dolayı da İstanbul Üniversitesi, bu hizmetlerden dolayı Prof. Abdüsselam’a 9 Eylül 1981’de Fahri Fen Doktoru payesi vermiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder